0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tıbbı tedavi prosedürleri kullanılarak tedavi edilemeyen birtakım durumlarda organ nakli yoluna başvurulduğunu belirten Dünyagöz Etiler Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Anıl Kubaloğlu, “Organ nakli sayesinde birçok insan hayata yine tutunabilmektedir. Kimi göz hastalıkları ve kazalar sebebiyle görme yetisini kaybeden bireylerde de kornea nakli umut ışığı olabilmektedir. Bu sayede birçok hasta tekrar ışığa kavuşabilmektedir. Unutmayalım ki görme engelli bir birey ailesini de engelli hale getirir. 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası’nda vatandaşlarımızı organ bağışı konusunda hassas olmaya davet ediyorum” dedi.

Türkiye’de organ ve kornea nakli sayılarında kaydedilen artış, umut verici bir tablo çiziyor lakin hala kâfi düzeyde değil. 2002 yılından 2023 Kasım ayına kadar Türkiye’de gerçekleştirilen toplam organ nakli sayısı 74 bin 704 oldu. Bu nakillerin; 52 bin 258’ini böbrek, 20 bin 671’ini karaciğer, bin 210’unu kalp, 320’sini akciğer, 198’ini pankreas ve 47’sini ince bağırsak nakilleri oluşturmaktadır. 2010 yılından 2023 Kasım’a kadar kornea nakilleri ise 37 bin 666 olaya ulaştı. 

Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı bilgilere nazaran, 2023 Kasım ayı prestijiyle, böbrek nakli bekleyen hasta sayısı 24 bin 449, karaciğer nakli bekleyen hasta sayısı 2 bin 600, kalp nakli bekleyen hasta sayısı bin 422, akciğer nakli bekleyen hasta sayısı 204, pankreas nakli bekleyen hasta sayısı 277 ve kornea nakli bekleyen hasta sayısı 4 bin 119’dur.

Göz Nakli Bekleyen Yüzlerce Hasta Uygun Donör Arıyor

Organ bağışının kıymetini ve nakil sayılarındaki artışın toplumsal şuur ile birlikte yükselmesi gerektiğini söyleyen Dünyagöz Etiler Hastanesi Prof. Dr. Anıl Kubaloğlu, kornea hakkında bilgiler bahsetti.

“Kornea, gözün en ön kısmında yer alan, ışığı odaklama ve gözü dış etkenlerden müdafaa vazifesine sahip, görme fonksiyonunda büyük rolü olan, gözün eğimli saydam katmanıdır ve gözün en kıymetli kırıcı merceğidir. Korneanın saydamlığı birçok hastalık tarafından bozulabilir. Bu hastalıklar doğuştan, genetik kökenli yahut mikrobik olabilir” diyen Prof. Dr. Anıl Kubaloğlu, dünyada milyonlarca insan keratokonus, kornea ödemi, korneanın mikrobik ülserleri, kazalar sonucu gelişen lekeler ve kalıtsal kornea distrofileri üzere hastalıklar sebebiyle görme yetisini kaybetmektedir. Bu hastalıklar ihmal edildiğinde geri dönüşü olmayan görme kayıplarına yol açmaktadır. Görmenin geri kazandırılamadığı basamağa gelindiğinde ise, görme kaybına neden olan hastalığa nazaran kornea nakline başvurulabilmektedir. Halk ortasında göz nakli olarak bilinen tedavi aslında kornea naklidir. Kornea nakli, korneanın hasar gördüğü yahut hastalıklı olduğu durumlarda alıcı korneasının, bağışlanmış sağlıklı kornea dokusu ile değiştirilmesi süreçtir. Bu nedenle kornea naklinde de doku bağışı kornealar, çok sayıda kişinin görme yetisini yine kazanmasına yardımcı olur” biçiminde konuştu.

Ülkemizde organ ve doku bağışı oranlarının hala istenen düzeyde olmadığını kelamlarına ekleyen Prof. Dr. Anıl Kubaloğlu, “Bu durum, organ nakli bekleyen hastalar için önemli sorun oluşturduğu üzere kornea nakli bekleyen hastalar da önemli sorunlar yaratıyor. Sıhhat Bakanlığımız toplumsal hassaslığın artması, daha çok organ ve doku bağışı yapılması konusunda büyük uğraş sarf etmekte ve her geçen yıl daha çok hastanın daha kısa müddette, sıhhatine kavuşmasına yardımcı olmaktadır. Organ Bağışı Haftası’nda organ ve doku bağışının yaygınlaştırılması ve bilinçlendirme kampanyalarının artırılması bu nedenle  hayati değer taşımaktadır” diyerek kelamlarını tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı