0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

“Ülkemiz ismine bir kar.”

Ülkemizin birinci sanat müzesi olan İstanbul Fotoğraf ve Heykel Müzesi üzerine yapılan söyleşi, müzenin hem tarihine hem de bugününe odaklandı. Hasan Karakaya, Türk sanatının çağdaş hikayesinde İstanbul Fotoğraf ve Heykel Müzesi’nin öncü bir rolü olduğunu şu sözlerle açıkladı:

“Milli Saraylar’ın fotoğraf müzesi de bu periyottaki gereksinimimizi karşılayan ve yakın tarihte açılan bir müzedir. Bu müzenin, Mimar Sinan Hoş Sanatlar Üniversitesi’nin bünyesinde korunup geliştirilen İstanbul Fotoğraf ve Heykel Müzesi’nin olduğu veliaht dairesinde kurulmuş olması da ülkemiz ismine bir kardır. Bugün şayet Türk fotoğrafını, Türk sanatını okumak isterseniz size bir güzergâh çizme bahtı da sunar. Erken örneklerini görmeniz için Ulusal Saraylar Müzesi’ne gitmeniz, sonra İstanbul Fotoğraf ve Heykel Müzesi’ni gezmeniz, daha sonra da İstanbul Modern’e gitmeniz İstanbul için fevkalade bir aks yaratmış olur. Buna Sabancı Müzesi ve Arter’i de ekleyebiliriz. Türk sanatının çağdaş hikayesinde müzenin kökeni var.”

“Tarihe kalmış bir fotoğraf.”

Mimar Sinan Hoş Sanatlar Üniversitesi İstanbul Fotoğraf ve Heykel Müzesi müdürlüğü vazifesini yürüten Hasan Karakaya, yapının özellikleriyle ilgili de bilgi verdi ve bir anekdot paylaştı:

“Tüm koleksiyonla açılmamızın üzerinden 2 yıl geçti. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan geldiğinde en hoş fotoğraflardan birini okulumuzun genç orkestrasıyla verdi. Benim gözümde o tarihe kalmış bir fotoğraf. Bu yer; müzeyle birlikte kütüphanesi, atölyeleri, onarım atölyeleri ve heykel kısmıyla çok istikametli bir yapı.”

“Kapıda kuyruk oluştu.”

Hasan Karakaya, söyleşinin sonunda Tophane Kasrı’nın ziyarete açıldığından da kelam etti ve alanda bulunan standın yıl sonuna kadar görülebileceğini vurguladı:

“Tophane Kasrı, onarımı hassasiyetle yürütülen bir bina. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin Mimarlık Fakültesi hocalarının katkısıyla kamuoyuyla buluştu. Rektörlüğümüz, bu hususta bir çalışma yapmak istedi. İstanbul Kitaplığı’nın arşivi bizle paylaşıldı ve biz de bu sayede kasrı tekrar ziyaretçilerle buluşturduk. Burası artık İstanbul’da yeni bir fotoğraf noktası üzere oldu. Kapıda oluşan kuyruğu görmek bizi keyifli ediyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı