0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

TBB ve İBB başkanı Ekrem İmamoğlu, kamu lehine yine düzenlenecek Süreyyapaşa Çarşısı için, Maltepe Belediyesi ve Boğaziçi İdare A.Ş. ortasında imzalanan protokol merasiminde konuştu. “Bu memleketin hiçbir konusu, bu memleketin hele hele bahtını etkileyecek hiçbir konusu, asla ve asla, o denli bir kişinin iki dudağı ortasında durmaz” diyen İmamoğlu, “Onun için, vatandaşların gözleri kapalı bir biçimde kurumlarına güvendiği bir memleket istiyoruz. Bebeklerin sıhhatini ve can güvenliğini koruyan bir memleket istiyoruz. Canımız yansın istemiyoruz. Bu alanda problemlerimizin, kamu gücünün halk faydasına, aktif ve adaletli bir formda kullanılmasıyla çözüleceğini bilen bireyler olarak, bu anlayış içerisinde hareket edeceğiz” tabirlerini kullandı. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Boğaziçi İdare A.Ş. ve Maltepe Belediyesi ortasında, uzun yıllar vatandaşların kamusal yararından yoksun kaldığı Süreyyapaşa Çarşısı’nın profesyonel idaresi için protokol imzalandı. Protokole tanıklık eden Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, imza merasimi öncesinde bir konuşma yaptı. İBB ve CHP’li ilçe belediyelerinin, İstanbul’un meydanlarını, sokaklarını ve kamuya ilişkin yerleri tümüyle vatandaşın lehine kullanmak ismine ağır bir uğraş içerisinde olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Bunun içerisinde kamu faydası var, halkın çıkarı var ve vatandaşın hakları var. Bunları korumak, bizim aslında en değerli görevimiz” dedi.

“MUHAFIZLIK KAVRAMI, VAZGEÇİLMEZ PRENSİBİMİZ VE GÖREVİMİZDİR”

Bu manada “İstanbul’un muhafızı” kavramını önemsediğinin altını çizen İmamoğlu, “Muhafızlık, söz manası itibariyle, çok bu türlü sıradan bir yere oturabilir, lakin ‘muhafız’ deyince; bizim kültürümüzde, tarihimizde, hatta inancımızda öteki bir boyutu vardır. Bunun izahı kolay değildir; hissedilir. O hissiyatla bu kentin her noktasını, her insanını, hissini, maneviyatını, her insanımızın maneviyatını, hiç kimseyi birbirinden ayırmadan, her insanımızın hayatında ve bedel verdiği her şeyi, geleneklerini, göreneklerini, hayat biçimini korumak, kollamak ve hatta gelişmesine katkı sunmak vazgeçilmez prensibimiz ve görevimizdir” diye konuştu.

KÖYMEN’E “MUHAFIZLIK” TEŞEKKÜRÜ

Maltepe Belediye Başkanı Köymen’in de bu hislerle Süreyyapaşa Çarşısı’nı kamuya kazandırmak emeliyle çaba verdiğini belirten İmamoğlu, “Burayı, tümüyle kamunun işletmesi haline getirme konusundaki çabasını, ben, yürekten alkışlıyorum ve ona yürekten teşekkür ediyorum. Ve onlarca yıldır bu halde yönetilen ve bu biçimde yönetilmesi öngörülen bu alanda, bundan sonra az evvel bahsettiğim o kavramları da içine alan, ‘birilerine ne yarar sağlar’ değil, ‘Maltepe’ye, İstanbullu’ya ve buraya, buradaki etrafa ne sağlar’ anlayışıyla hareket edeceklerine yürekten inanıyorum” halinde konuştu. Çarşının yeni halinin hem vatandaşlara hem de dükkanları iletecek esnafa katkıları olacağını kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:

“ÇOK ÇALIŞMAYACAKSAN, NE İŞİN VAR BURADA?”

“Burada şunu tanımlamak isterim. İBB Başkanı seçilmek, Maltepe Belediye Lideri seçilmek çok onurlu. Kutsal bir vazife. Ben dahil, çok kutsal bir misyon. Dünya ölçeğinde tarifsiz bir duygusu var. Hakkını vermek lazım. Ben, hakkını vermek için çok çalışıyorum. Arkadaşlarım çok çalışıyor, çalışacak. Bu bir lütuf değil. Çok çalışmayacaksan, ne işin var burada? Çok çalışacağız. Gece-gündüz, 7/24… Bu misyon bu türlü kardeşim. Hele Türkiye’nin bu sıkıntı periyodunda, bu misyon bu türlü. Şunu söyleyeyim: Benimle çalışan, benimle mesai yapan işçi kardeşlerime demiyorum. Ancak müdürü, amiri, daire başkanı, genel sekreteri, genel sekreter yardımcısı, genel müdürü, şehircilik grup başkanımız burada, küme başkanlarımız… Bunun üzere vazifeleri yapan yönetici dostlarımız da benimle çalışkanlıkta yarışacaklar. Kamuda misyon yapmak ve yönetici olmak bu türlü bir şey. Bakın açık söyleyeyim; özel bölüme gidebilirler, daha çok kazanabilirler, o başka bir şey, ferdi tercihtir. Lakin bugün burada, bizimle yol arkadaşı olan her arkadaşım, esasen yüreğini ortaya koyarak gelmiş. Hani Ekrem’le çalışmak kolay değil. Sizlere layık olmak için çok çalışacağız. Ve gelecek jenerasyonlarda kamuda vazife yapan, kamuda vazife yapan her beşere, yeni jenerasyon kamu yöneticiliği manasında örnek olmak için de çok çalışacağız.”

“SİYASET, VAKTİNİ BOŞA HARCAMA YERİ DEĞİLDİR”

“Kamuda yönetici olmak, öbür bir diğer bir husus; öteki bir yeri var. Beşere hizmet fakat yaşadığın kentte lakin ülkene hizmet, memleketine hizmet… Siyaset de öyledir. Siyaset, meslek değildir. Siyaset, vaktini boşa harcama yeri değildir. Siyaset, gönül işidir. Siyaset, ülkü işidir. Herkes ona koşamayabilir. Lakin ben bu vazifesi yapıyorsam… Bir de şöyle de bir yer değildir: Yani kazık çakma yeri de değildir siyaset. Malın, mümkün değil yani. Siyasetin de bu manada özel bir pozisyonu vardır. O da halka hizmetin, hakka hizmetin bir seyahatidir. Aracı kurumdur. Aracı bir yerdir. Bunları niçin anlatıyorum biliyor musunuz? Memleketin, kurallarla donatılmış kurumlara muhtaçlığı var. Memleketin kurallarla donatılmış kurumlar olur ise ve tekrar o kurallar çerçevesinde, bu anlayış ve ülkü çerçevesinde oralarda beşerler misyonlarını yapar ise, o işte öteki bir ahlak, diğer bir kurumsallaşma, diğer bir disiplin devrini başlatır. Hele hele bunu cumhuriyetle, demokrasiyle ve de adaletle, tıpkı vakitte bu ülkenin, o hoş insanlarının maneviyatıyla donattığınızda, bu memleketin önünde hiçbir şey durmaz. Bu türlü ileriye yanlışsız fırlamak değil, bu türlü sıçrayarak kalkınan bir memleket haline gelir. İsteğimiz ve gayemiz, bu doğrultudadır.”

“BU MEMLEKETİN MUKADDERATINI ETKİLEYECEK HİÇBİR KONUSU, BİR KİŞİNİN İKİ DUDAĞI ORTASINDA DURMAZ”

“Şimdi tam da buradan; bu memleketin hiçbir konusu, bu memleketin hele hele bahtını etkileyecek hiçbir konusu, asla ve asla, o denli bir kişinin iki dudağı ortasında durmaz. Bu memleketin bu büyük problemleri yahut bu memlekete ilişkin her mevzu; içtenlikle, samimiyetle, her insanını koruyan bir anlayışla müzakereyle, ortak akılla, ulusal bir bakışla, her insanın o ulusal çatının altında toplayacak bir duruşla derleyip, toparlamayı gerektirir. Bu bağlamda yürünecek her yol, söylenecek her gerçek kelam, ortaya konacak her gerçek tavır ve hal, bizde hürmet görür. Lakin bu tüm kamusal işler, kamunun, toplumun, milletin geleceğini ilgilendiren değerli konularda iş birliğini, birlikte düşünmeyi, birlikte hareket etmeyi ortaya koymadığınız takdirde, o vakit bu milletin başına öbür belalar açarsınız. Allah, bu milleti belalardan korusun. Ve bu milleti, ‘ben bilirimcilikten’ korusun.”

“BEN BU TOPRAKLARIN EŞİT HİSSEDARIYIM KARDEŞİM”

“Bu milleti ortak akılla birlikte düşünmeye, her insanın fikrine, zihnine, kanısına, beklentisine, ‘Benim beşerim benden ne istiyor? Onu nasıl sağlamalıyım? Niçin mahcup duruyor köşesinde? Niçin başı bükük? Niçin boynu bükük? Niçin hızı asık? Bir toplum niçin kendini geride hissediyor? Bütün bunları düşünerek, Türkiye’nin bu hoş ulu cumhuriyeti ve 786 bin kilometrekaresinin her milimetre karesinin, 86 milyon insanın, her beşerinin memnun olduğu, huzurlu olduğu, ‘Ben bu toprakların eşit hissedarıyım kardeşim. Benim başım dik. Benim çocuğum çalışırsa, liyakatiyle işine girer. Benim evladım isterse, çok uğraş ederse, bu memleketin en zirvesine kadar çıkan, her noktada çalışır, her noktada kazanır.’ hissini her insanına, her anneye, babaya verdiğimiz bir memleket var ederiz. Bizim yolumuz bu seyahattir. Bu seyahatten bizi kimse vazgeçiremeyecek. Bu seyahat, büyük bir seyahattir. Bu bağlamda işte bu duruş ve bu akıl, bu cins hallerle başlar.”

“PARALARINIZ EMİN ELLERDE”

“Bugün Maltepe’de ortaya konan, kamu malını bugünden sonra kamuya daha fazla hizmet eden, kamunun kasasına daha çok kaynak giren… Hem de bu kaynak, hoş bir kaynak. O denli hoş tasarlanmış ki Süreyya Paşa Vakfı; sıhhat ve eğitim dışında hiçbir yere kaynak aktarılamıyor. Yalnızca sıhhat ve eğitim. Allah sıhhat versin sizlere, evlatlara da zihin açıklığı versin. İşte o boyutta paralar, oraya harcanacak. Ve paralarınız emin ellerde. Esin Köymen ve arkadaşları, her kuruşuna gözü üzere bakacak. Hiç kuşkunuz olmasın. İşte biz, buradan istiyor ve diliyoruz ki, insanlarımız şahıslara değil, kurumlara güvensin. İnsanlarımız, bir millet, oluşturduğu kurumlara inancını kaybederse, kendine itimadını de kaybeder. Allah korusun. Mahcup durur, boynu bükük durur… Hayır kardeşim. O kadar hoş bir kelam ki; ‘İnsanını yaşat ki devlet yaşasın.’ Biz, her insanını yaşatacağız. Hakkari’den Edirne’ye, Muğla’dan Kars’a, Artvin’e, Sinop’tan Antalya’sına, Urfa’sına, Diyarbakır’ına… Her yerde insanımızı yaşatacağız, güçlendireceğiz. Devlet güçlenecek, millet güçlenecek; Ekrem değil. İstanbul’un her insanı güçlenecek. Maltepe’nin her insanı güçlenecek. Bu türlü bakacağız probleme.”

“VATANDAŞIN GÖZLERİ KAPALI BİR FORMDA KURUMLARINA GÜVENDİĞİ BİR MEMLEKET İSTİYORUZ”

“Onun için, gözleri kapalı bir halde kurumlarına güvendiği bir memleket istiyoruz. Bebeklerin sıhhatini ve can güvenliğini koruyan bir memleket istiyoruz. Canımız yansın istemiyoruz. Bu alanda sıkıntılarımızın, kamu gücünün halk faydasını, faal ve adaletli bir biçimde kullanılmasıyla çözüleceğini bilen şahıslar olarak, bu anlayış içerisinde hareket edeceğiz. Tam da bu kavramla Süreyya Paşa’ya rahmet diliyoruz. Çok hoş hizmetleri, alanları, hastaneleri… Muazzam bir hikayesi var bu ortada. Herkese okumasını tavsiye ederim. Bu türlü hoş insanların bize emanetlerini unutmamak lazım. Onlara dua etmek lazım. O denli insanların, o hoş insanların, bazen insan diyor ki, ‘tırnağa olsak’ kâfi bize. İşte tam da bu bakışla, bütün yol arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”

İMZALAR ATILDI

Maltepe Belediye Başkanı Köymen, İBB Şehircilik Kümesi Lideri Ali Kurt ve Boğaziçi İdare A.Ş. Genel Müdürü Merve Öztopaloğlu Küçükel de birer konuşma yaparak, Süreyyapaşa Çarşısı’nın yenilenecek haliyle ilgili bilgiler paylaştı. Konuşmaların akabinde, Köymen ve Küçükel; İmamoğlu ile birlikte Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağı, Tuzla Belediye Lideri Eren Ali Bingöl ve Kartal Belediye Lideri Gökhan Yüksel’in tanıklığında iş birliği protokolüne imza attı.

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNE YURT YAPILACAK

Protokol uyarınca; mülkiyeti Süreyya Paşa Vakfı ile Maltepe Belediyesi’ne ilişkin olan, fakat uzun yıllar vatandaşların kamusal yararından yoksun kaldığı çarşının profesyonel idaresi, Boğaziçi İdare A.Ş. tarafından üstlenilecek. 10.000 metrekarelik bir alanda kurulu bulunan çarşıya, gençlik ofisi ve kütüphane başta olmak üzere, farklı toplumsal ve kültürel donatılar kazandırılacak. İBB ve Maltepe Belediyesi’nin ilgili ünitelerinin bulunacağı çarşı, yesyeni bir ömür alanı olarak İstanbullulara hizmet verecek. Sağlanacak katma pahayla, vakfın kira gelirleri artırılacak. Bu sayede vakıf, kaynaklarını hedefine uygun olarak, ilçe halkı için daha güzel sıhhat ve eğitim hizmetleri sunmak için kullanacak. Bu kapsamda, kelam konusu alan içerisinde üniversite öğrencileri için bir yurt yapılması da planlanıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı