0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bu yıl 5-12 Ekim tarihleri ortasında gerçekleştirilen Uluslararası Antalya Altın Portakal Sinema Festivali’nin uluslararası müsabakasında 12 sinema yer alıyor. Memleketler arası sinema şenliklerinde dünya prömiyerini yapan yılın en yeni üretimleri, Türkiye’de birinci sefer Antalya’da izleyici karşısına çıkacak. Dünyanın dört bir yanından toplam on iki sinema, En Uygun Sinema ve En Yeterli Direktör ile En Âlâ Bayan Oyuncu ve En Düzgün Erkek Oyuncu kısımlarında Altın Portakal heykelciği için yarışacak.

Uluslararası Müsabakada 18 Ülkeden Toplam 12 Sinema Yarışacak!

İrlanda, İtalya, Almanya, Belçika, Norveç, Danimarka, Polonya, İsveç, Azerbaycan, Türkiye, Bolivya, Şili, Meksika, Fransa, Ekvador, Amerika Birleşik Devletleri, Avusturya, Uruguay üretimleri 12 sinema, Türkiye’de birinci kere Milletlerarası Antalya Altın Portakal Sinema Şenliği Memleketler arası Uzun Metraj Sinema Müsabakası kapsamında izleyiciyle buluşacak.

Bu yıl şenliğin milletlerarası uzun metraj müsabaka sinemaları ortasında; Uruguaylı direktör ikilisi Ana Guevara ve Leticia Jorge’nin 39 yaşındaki Adela’nın en yakın arkadaşı Elena’nın ani kaybıyla yüzleşmesini ve kendisinin ağır ritüellerden kopmuş hissetmesi ile ve ona bu kadar yakın birine veda etmenin absürtlüğünü fark etmesini bahis alan ve dünya prömiyerini yaptığı Tribeca Festivali’nden bir ödül ve bir adaylıkla ayrılan “Agarrame Fuerte / Beni Sakın Bırakma”, Halfdan Ullmann Tøndel’in 6 yaşındaki  ‘sorunlu çocuk’ öyküsünün ötesine geçerek çok katmanlı bir aile portresine odaklanan ve  prömiyerini yaptığı Cannes Sinema Festivali’nde Altın Kamera mükafatını kazanan ve “Belirli Bir Bakış” mükafatına de aday gösterilen “Armand / Armand”, Isabella Torre’nin İtalya’nın sislerle kaplı, sarp Aspromonte dağlarında antik bir hazine arayan arkeolog ile yardımcılarının Nympheler’i ortaya çıkarması ile mitolojik bir kıssası anlatan ve prömiyerini 81. Venedik Sinema Festivali’nin kapanış sineması olarak yapan “Basileia / Hükümdarlık”, Oscar adayı Barry Keoghan ve Christopher Abbott’ın İrlanda’nın batısındaki kırsal bölgede geçen iki düşman ailenin tansiyon dolu kıssasını anlatan ve dünya prömiyerini 49. Toronto Sinema Festivali’nde yapan “Bring Them Down / Hepsini Alaşağı Et”, Müge Uğurlar’ın sevda, ihanet ve pişmanlığın iç içe geçtiği, aşkla başlayan bir seyahatin hüzünlü sonuna odaklanan ve Mesnevi’nin birinci öyküsü Padişah ve Cariye kıssasını oluşturan “Derûn / Derûn”, Vinko Tomičić Salinas’ın sokaklarda büyümüş, yetim bir ayakkabı boyacısı olan 13 yaşındaki Martín’in hayatını farklı perspektiflerden ele alan ve birinci kere Tribeca Sinema Festivali’nde izleyiciyle buluşan “El Ladrón de Perros / Köpek Hırsızı”, Patricia Mazuy’ın toplumsal sınıf ve bayan dayanışması temalarını derinlemesine işlediği, Isabelle Huppert’in başrolünde yer aldığı ve Cannes Sinema Festivali’nde dünya prömiyerini yapan “La Prisonnière de Bordeaux / Ziyaret Saatleri”, Elchin Musaoglu’nun yıllar evvel Amerika’ya göç eden, babasının hayatta olduğunu, bir psikiyatri merkezinde kaldığını öğrenince Azerbaycan’daki küçük köyüne geri dönen ve babasının hafızasını geri kazanması için çalışan Maryam’ın öyküsüne odaklanan “Maryam / Meryem”, Magnus Von Horn’un Danimarka’nın ünlü seri katili Dagmar Overby’in öyküsünden ilham aldığı, Birinci Dünya Savaşı sonrası Kopenhag’daki yoksulluk ve ümitsizlik temasını işleyen ve 77. Cannes Sinema Festivali’nde Altın Palmiye adayı olan “Pigen Med Nålen / Şişli Kız”, Yasemin Şamdereli’nin Somali’de büyük hayalleri olan, ülkesinin yaşadığı zorluklara karşın umuda yanlışsız süratle, durmaksızın koşan Samia isimli bir atletin öyküsüne odaklanan ve Tribeca Sinema Festivali’nde dünya prömiyeri yaparak, Heyet Özel Ödülü’nü kazanan “Samia / Samia”, Nader Saeivar’ın adalet ve çıkarların çatıştığı bir periyotta İran’da emekli bir dans öğretmeni olan Tarlan’ın verdiği çabayı anlattığı ve dünya prömiyerini Venedik Sinema Festivali’nde yaptığı “Shahed / Şahit”, Uberto Pasolini’nin güçlü ve vakitsiz bir öykü olan Odyssey’ e tekrar odaklandığı ve dünya promiyerini 49. Toronto Sinema Festivali’nde yapan, başrollerini Juliette Binoche ve Ralph Fiennes’in paylaştığı “The Return / Dönüş” filmleri yer alıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı