0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sırt ve boyun ağrısının nedenleri, ani bir yaralanmadan vakitle yaşa bağlı değişikliklere kadar pek çok durumu kapsayabilir. Omurgayla ilgili ağrılara toplumda çok sık rastlanır ve bel ağrısı insanların %80’ini hayatlarının bir devrinde tesirler. Bel ağrısı, boyun ağrısından yaklaşık iki kat daha yaygındır. Akut sırt yahut boyun ağrısının en sık nedeni, kas liflerinin çok fazla esneyip yırtılmasına yol açan kas yaralanmasıdır. Kas yaralanması, ağır kaldırma ve  aşırı kullanımdan kaynaklanabileceği üzere, sırt yahut boyun kaslarına daima baskı uygulayan, tekrarlayan hareketlerden de köken alabilir. 

Spor yaparken yahut ağır bir objeyi kaldırırken kas çektikten sonra ağrı, sertlik, kas spazmları ve öbür belirtiler kısa bir mühlet devam edebilir. Bununla birlikte, kronik sırt ve boyun ağrısı daha önemli bir durumla alakalı olabilir ve ağrıyı yönetmek, ağrı kesici ilaç almayı ve hatta ameliyatı gerektirebilir. Memorial Sağlık Grubu Medstar Topçular Hastanesi Beyin, Hudut ve Omurga Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Recep Eken, bel ve boyun ağrılarında uygulanan ameliyatsız tedavi metotları hakkında bilgi verdi. 

Ağrınız devam ediyorsa…

Kas yaralanması önemli bir sorun üzere görünmese de, ortaya çıkan ağrı şiddetli olabilir. Birden fazla kas yaralanması; ağrı kesici ilaçlar, ısı yahut buz terapisi yahut germe idmanları üzere tedaviler kullanılarak 6 hafta içinde güzelleşir. Fakat ağrıların geçmediği durumlar da vardır. Geçmeyen ağrılarda başvurulan ameliyatsız girişimsel tedavi usulleri ile başarılı so0nuçlar alınabilmektedir. 

Bel ve boyun ağrılarında başvurulan ameliyatsız yöntemler 

1. Tetik nokta enjeksiyonu: Bel, boyun ve sırt kaslarınızda dokunmakla önemli ağrı ve hassasiyetiniz varsa, devamlı kas spazmları ve hareket kısıtlılıkları yaşıyorsanız tetik nokta enjeksiyonu kas kümelerinde rahatlama sağlar ve daha rahat hareket etmenize yardımcı olur.
2. Sakroiliak ekleme yönelik teşebbüsler: Özellikle sebebi bulunamayan birçok kalça ve bel ağrısının nedeni kuyruk sokumu kemiği ile leğen kemiğinin oluşturduğu sakroiliak eklem olabilir. Muayene ve görüntülemelerde tespit edildikten sonra sakroiliak ekleme yönelik enjeksiyon yahut radyofrekans uygulamaları ile şikayetler kalıcı olarak ortadan kaldırılabilir.
3. Faset ekleme yönelik teşebbüsler: Omurga kemiklerini birbirine bağlayan eklemler faset eklem olarak isimlendirilir. Omurganın her iki yanındaki faset eklemler boyun, sırt ve bel kısmında bulunurlar. Bilhassa bedene fazla yükün bindiği durumlarda beyne ağrı sinyali gönderirler. Sıklıkla ağır işte çalışanlar, kilosu fazla olanlar ve omurgada kireçlemeleri ön planda olan hastalarda faset ağrısı barizdir. Bu ağrı bilhassa hasta oturduğu yahut yattığı yerden doğrulurken, uzun müddet ayakta dururken, öne eğilip doğrulurken ortaya çıkmaktadır. Muayene ve görüntülemelerle ağrının faset eklemden kaynaklandığı netleştirildikten sonra; faset eklem enjeksiyonu yahut radyofrekans uygulamaları ile faset eklem ağrısının önüne geçilebilmektedir.
4. Epidural (omurilik kanalı üzerine) enjeksiyon: Özellikle cerrahi müdahale düşünülmeyen bel ve boyun fıtıklarında, fıtığın omurilik kanalına ve sonlara yaptığı bası ve ödem tesirini rahatlatmak gayesiyle, omurilik kanalına bir iğne ile girilerek fıtığın olduğu aralığa yönelik ilaç enjeksiyonu uygulanır. Erken evre fıtıklarda lokal anestezi ile uygulanan formülde, hastalar tıpkı gün taburcu edilmekte ve ağrıları besbelli derecede azalmaktadır.
5. Disk içi radyofrekans ve lazer uygulamaları: Omurgalar ortasında bulunan ve fıtıklaşan disk dokusunun içine dışardan bir iğne ile ulaşılarak radyofrekans yahut lazer uygulamaları ile disk içinde ısı tesiri oluşturulup, fıtığın küçültülmesi ve yok edilmesi hedeflenir. Bilhassa erken evre fıtıklar ağrıya sebebiyet veriyorsa ve şimdi ameliyat önerilmemişse bu sistemlerle en düşük riskle tesirli sonuçlar alınabilmektedir. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı