Doğum sonrası depresyon, bebek sahibi olduktan sonra ortaya çıkan bir depresyon türüdür. İnsanların% 15’ini etkiler. Doğum sonrasında depresyon yaşayan kişilerde birtakım belirtiler görülür. Genel olarak postpartum dönemde ortaya çıkan belirtiler; duygusal dengesizlik, ağlama nöbetleri, yorgun hissetme, yoğun endişe hali ve suçluluk duygularıdır. Bununla birlikte anne bebeğe bakma güçlüğü çeker veya bebeği reddedebilir. Sonuç olarak ebeveynleri etkileyen bu depresyon türü muhakkak tedavi edilmeli, annenin süreçte kendini güvende hissetmesi sağlanmalıdır. Bu problemin tedavisi için terapi gerebileceği gibi, postpartum depresyon tedavisinde doktor kontrolünde ilaç kullanımı da yaygındır.
Doğum sonrası depresyon (Postpartum depresyon), doğumun gerçekleşmesinden sonra 4 hafta içerisinde belirtilerin görülmeye başladığı ve bütün aileyi etkileyen psikolojik problemdir. İlk bir hafta, annenin doğumun getirdiği fiziksel ve psikolojik süreçlere uyum sağladığı erken postpartum dönemdir.
Bu dönemde annenin algıladığı eş desteğinin düşük olması, ebeveyn rolüne adapte olamaması, bebekle arasındaki bağın kurulmaması, kendini güvende hissetmemesi gibi sebepler doğum sonrasında depresyona sebep olur. Bu süreç, sadece anne için değil, bütün aile için önemlidir. Sonuç olarak postpartum dönemdeki gelişmeler, annede depresyonun ortaya çıkıp çıkmayacağı hususunda etkilidir.
Postpartum depresyon, anne başta olmak üzere tüm aileyi etkiler. Bununla birlikte ebeyenlerin yaşadığı problemler, bebeğim psikolojik gelişimini de etkileyecektir. Bu sebeple doğum sonrasında eş desteği başta olmak üzere annenin kendini güvende hissetmesi sağlanmalıdır. Öte yandan annenin hayatında önemli değişiklik olduğu ve onun bu sürece daha rahat adapte olabilmesi için bir dizi önlem alınmalıdır. Eğer doğum sonrasında depresyondan korunmak istiyorsanız süreç boyunca psikososyal destek almaktan çekinmemek gerekir.
Postpartum, doğum sonrasındaki döneme verilen isimdir. Doğum sonrası ortaya çıkan depresyon ise postpartum depression olarak geçer. Postpartum depresyon, farklı belirtilerle karakterizedir.
Doğum sonrasındaki depresyon farklı tiplerde ortaya çıkabilir. Sıklıkla karşılaşılan hamilelikten sonra depresyon çeşitleri aşağıdaki gibidir:
Doğum sonrası hüzün veya bebek hüznü, doğumdan sonra insanların %50 ila %75’ini etkiler. Bebek hüznünü yaşayanlar, belirgin bir sebep, üzüntü ve endişe olmadan sık sık, uzun süreli ağlama nöbetleri geçirir Durum genellikle doğumdan sonraki ilk hafta (bir ila dört gün sonrasında) başlar. Deneyim tatsız olsa da, bu durum genellikle tedavi olmaksızın iki hafta içinde azalır.
Doğum sonrası depresyon, hüzün hissinin yoğun biçimidir ve daha kritik belirtilerle seyreder. Problem, yaygındır ve her gebelikte risk %30 oranında artacaktır. Bununla birlikte postpartum dönemde depresyon, Türkiye’de yeni doğum yapan kadınların %42’sinde görülür.
Doğum sonrası psikoz, postpartum dönemde meydana gelen depresyonun en ciddi halidir. Oldukça şiddetli bir şekilde ilerleyen psikoz görüldüğünde acil tıbbi yardım gerekir. Genele kıyasla görülme sıklığı daha azdır. Belirtilerin ortaya çıkması erken postpartum dönemde gerçekleşir. Genel olarak birkaç haftadan birkaç aya olmak üzere geniş bir süreye yakılır. Doğum sonrası psikoz belirtileri şu şekildedir:
Doğum sonrası depresyon riskini artıran etmenler; aile öyküsü, sosyal desteğin kısıtlı olması, evlilik problemleri, hamilelikle alakalı kararsızlık yaşamış olmak, doğumun zor veya erken olması, 20 yaşından küçük veya bekar bir anne olmak, özel gereksinimli bebeğe sahip olmaktır.
Doğum sonrası depresyon tedavisi; belirtiler ve hastalığın şiddetine göre değişir. Genel olarak BDT veya antidepresan kullanımıyla hamilelikten sonra depresyondan kurtulmak mümkündür.
Lohusalık dönemindeki anneler, bu psikolojiyi atlatmak için aşağıdakileri yapabilir. Ancak bunların genel öneriler olduğunu ve sürecin kişiye özel ilerlemesi gerektiğini unutmamanız gerekir.
GÜNDEM
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024GÜNDEM
22 Kasım 2024